MİTLER VE ÇOCUKLAR
Telefonum çaldı. Akçakoca Sosyal Bilimler Lisesi öğrencileri kendilerini tanıttılar, sonra da benden bir kitabı okumamı istediler. “Felatun Bey ile Rakım Efendi”
Yazarı Ahmet Mithat Efendi. Tanzimat dönemi yazarlarından.
Bu kitabı okuyacaktım ve onlarla buluşup, kitabı tartışacaktım. Dur bir dakika, dedim kendi kendime, sana ödev mi veriyor yoksa bu gençler?
Biraz tereddüt ettim, sınavlarım, işlerim vardı vs. Ama hem onlara kıyamadım hem de kitabı merak ettim.
Biz sinemanın, televizyonun icadından önce ve sonra olarak, edebiyat dilinin farklılıklarına çok sık atıf yaparız. Tolstoy ilk film parçalarını izlediğinde bunu anlamış ve “biz yazarlar, bu icad nedeniyle kendimize yeni yollar, teknikler bulmak zorunda kalacağız” demiş.
Kitap okuyucusu artık sinemanın ve televizyonun da seyircisi. Medyanın takipçisi, tüketicisi. Bu da edebiyatın dilini son yüzyılda hızla değiştirdi. Kolay okunur, tasvirlere değil, olaylara dayanan, hızlı ilerleyen, günceli içeren, kapsayan, göndermeler yapan, ilgi çekici de olabilen kitaplar talep görüyor. Siz de biliyorsunuz, talep her şeyi belirliyor…
Ben Ahmet Mithat Efendi’ye çok şaşırdım. 1875’te yazdığı eser bugün için bile akıcı, sürükleyici, eğlenceli. Üstelik içi hikmet dolu çözümlemeleri, yorumları var. Öğrenciler ve öğretmenleri ile yaptığımız görüşmemiz çok doyurucu geçti. İçinde bulunduğumuz bu can sıkıcı dönemden uzaklaşmak isterseniz, böyle dönem yapıtlarına yönelebilirsiniz. Bizi “zaman” hakkında düşünmeye de sevk ediyor. O dönem İstanbul’una, koşullarına bakmak, seyirci olmak, bana büyük zevk verdi. Bu tadı zamane yazarlarının yapay kurgulamalarında arayacağımıza, önceki yüzyıllarda yazılmış eserleri okusak daha iyi olur.
…
Küçükçekmece Belediyesi bir albüm hazırlıyormuş. Belediye’nin sınırları içinde yaşamış aydın kişileri, sanatkarları anmak, arşivlemek istemişler. Bizim orada, göl kenarında evimiz vardı. Annem, babam, dedem, anneannem, abilerim ve kiracılarımız ile o evde bebekliğim, çocukluğum geçti. Çevrimiçi olarak görüştük, onlara anılarımı anlattım. Sordular, sorularını yanıtladım. Evimizde kimleri konuk ettiğimizi, tanıdığımız diğer aydın dostları anlattım. Onları üzmemeye de çalıştım. Tatsız, acı dolu çok fazla hatıra vardı oysa.
Mitler büyük şeylerdir. Çocuklarsa küçük. Mitlerin çıkardığı uğultunun yanında çocukların sesi sinek vızıltısı kalır.
Vızıldamaya gerek yok.
* Bartın Gazetesi Bizden Sual Olunursa Köşe Yazısı Olarak Yayınlanmıştır. 20 Aralık 2022
Yazar Hakkında
Defne ILGAZ
Latest posts by Defne ILGAZ (see all)
- OKU - 27 Mart 2023
- ABSÜRT - 25 Ocak 2023
- MİTLER VE ÇOCUKLAR - 25 Aralık 2022
- NE COĞRAFYA AMA! - 23 Kasım 2022
- BÜYÜK PATLAMAYA DOĞRU - 20 Kasım 2022
Devam...
OKU
ABSÜRT
ŞİİRLİ BAHÇE 70